Kampanya fiyatından satılmak üzere 5 adetten az stok bulunmaktadır.
Bir ürün, birden fazla satıcı tarafından satılabilir. Birden fazla satıcı tarafından satışa sunulan ürünlerin satıcıları ürün için belirledikleri fiyata, satıcı puanlarına, teslimat statülerine, ürünlerdeki promosyonlara, kargonun bedava olup olmamasına ve ürünlerin hızlı teslimat ile teslim edilip edilememesine, ürünlerin stok ve kategorileri bilgilerine göre sıralanmaktadır.
İliği Olmayan Düğme --- İliği Olmayan Düğme Radyo Konuşmaları 1 "Bu kitaptaki metinler, daha önce hiçbir yerde yayımlanmadı, ilk kez burada okurla buluşuyorlar.
Hiç kuşkusuz, son kertede deneme olarak adlandırabilecek bu yazılar, 1994 ve 1995 yıllarında İstanbul Radyosu'nun ikinci kanalında Okurken/Yazarken başlığı altında yaptığım haftalık radyo konuşmalarından oluşuyor.
Edebiyatın ağırlıklı bir yer kapladığı bu yazıların, o yılların koşulları çerçevesinde, popüler kültürle ilgili bazı tartışmalı sorunları gündeme getirdiğini de belirtmem gerek.
Eklemem gerekir: Aradan geçen zamana rağmen, Türkiye'nin yazınsal ve kültürel koşullarında, bu metinlerde dile getirdiğim sorunlar açısından önemli bir değişme olmadı.
Tam tersine, eleştirdiğim medyatik kültür giderek daha genişledi, yaygınlaştı.
Okur, özellikle de benim önceki yazılarımı bilen okur, öyle sanıyorum ki, farklı bir Ahmet Oktay biçemi (üslubu) ile karşılaştığını görerek biraz şaşıracak.
Hepsi birer söyleşi.
Okur hepsini dertleşme başlığı altında da toplayabilir.
" Ne Söylesem Bir Eksik --- Ne Söylesem Bir Eksik “Bu kitaptaki metinler, daha önce hiçbir yerde yayımlanmadı, ilk kez burada okurla buluşuyorlar.
Hiç kuşkusuz, son kertede deneme olarak adlandırabilecek bu yazılar, 1994 ve 1995 yıllarında İstanbul Radyosu’nun ikinci kanalında 'Okurken/Yazarken' başlığı altında yaptığım haftalık 'radyo konuşmaları'ndan oluşuyor.
Edebiyatın ağırlıklı bir yer kapladığı bu yazıların, o yılların koşulları çerçevesinde, popüler kültürle ilgili bazı tartışmalı sorunları gündeme getirdiğini de belirtmem gerek.
Eklemem gerekir: Aradan geçen zamana rağmen, Türkiye’nin Türkiye’nin yazınsal ve kültürel koşullarında, bu metinlerde dile getirdiğim sorunlar açısından önemli bir değişme olmadı.
Tam tersine, eleştirdiğim medyatik kültür giderek daha genişledi, yaygınlaştı… Okur, özellikle de benim önceki yazılarımı bilen okur, öyle sanıyorum ki, farklı bir Ahmet Oktay biçemi (üslubu) ile karşılaştığını görerek biraz şaşıracak.
Hepsi birer söyleşi.
Okur hepsini dertleşme başlığı altında da toplayabilir.